17 Mayıs 2024 Cuma
Ana SayfaGündem HaberleriEv sahipleri, kirayı yükseltmenin yeni yollarını arıyor

Ev sahipleri, kirayı yükseltmenin yeni yollarını arıyor

Yüzde 25 zam sınırını yeterli bulmayan ev sahipleri, kirayı yükseltmenin yeni yollarını arıyor. Son iki yılda kira tespit davalarında patlama olduğunu ancak bu davanın beş yıldan eski kiracılara açılabildiğini belirten hukukçular, “Son aylarda uyarlama davasına talep arttı. Çünkü bunda zaman kriteri yok. Ev sahipleri 1-2 yıllık kiracılarına dava açıyor” dedi. Avukatlar ise uyardı: Uyarlama için düşük kira yetmez, öngörülemeyen mağduriyetin ispatı şart.

KİRAYA yüzde 25 zam sınırını yeterli bulmayan ev sahipleri, kira bedelini yükseltmenin yeni yollarını arıyor. Geçtiğimiz iki yıl boyunca kira rakamını düşük bulanlar, bedelin yeniden belirlenmesi için ‘kira tespit’ davası açtı. Şimdi ise ‘kira uyarlama’ talepleri gündemde. Tespit davalarının 5 yılı dolduran kiracılara açılabildiğini belirten hukukçular, “Son dönemde uyarlama davası talebi arttı. Çünkü burada 5 yıl kriteri yok. Ev sahibi 1-2 yıllık kiracısı için rakamın yeniden belirlenmesini istiyor” dedi. Kiranın düşük kalması nedeniyle açılan her uyarlama davasının kabul edilmeyeceğine dikkat çeken uzmanlar, ev sahibinin öngörülemeyen gerekçeler sunması gerektiğini söyledi.

DAVA TALEBİ ARTTI

Son aylarda ev sahiplerinin uyarlama taleplerinde büyük artış olduğunu belirten gayrimenkul hukuku uzmanı avukat Hikmet Güngör, “Ev sahibi zam yapsa da kira bedelinin düşük kaldığını görünce kira tespit davası açıyordu. Ama burada 5 yıl şartı var. Yani kiracının bu süreyi geçmesi gerek. Ancak uyarlama davalarında bir zaman sınırı yok. Borçlar Kanunu’nun 138. maddesine göre, sözleşmenin yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen olağanüstü bir durum yaşanması halinde uyarlama davası açılması mümkün. Ancak en önemli husus şu; beklenmedik bir gelişme olduğunun, kiranın düşük kaldığının ispatlanması gerekir. Yapılan düzenleme nedeniyle dava açılmadan önce arabulucuya gidilmesi şart. Eğer uzlaşma olmazsa dava süreci başlar. Son aylarda öyle örnekler var ki, iki yıllık kiracının ödediği rakamla, güncel değer arasında 3-4 kat fark var. İşte bu fark ev sahibini y da işyeri sahibini uyarlamaya itiyor. Ancak bu davaların hiç kolay olmadığı da unutulmamalı” dedi.

Birkaç yıllık kiralamalarda dahi, ödenen kira bedeli ile gerçek kira değeri arasında makasın ciddi ölçüde açıldığını belirten avukat Elvan Kakıcı Şimşek, “Mesela kiracı 10 bin TL ödüyor, oysa güncel değeri 50 bin TL’nin üzerinde. Bu zaten olağanüstü bir durum ve kira uyarlama davası açılması için yeterli bir gerekçe.

Uyarlama için, sözleşmenin kurulmasından sonra, taraflarca öngörülmeyen ve öngörülmesi de mümkün olmayan olağanüstü bir durum ortaya çıkmış olmalı. Yakın dönemde tüm dünyayı etkisi altına almış olan Covid-19 pandemisini ve ülkenin içinde bulunduğu yüksek enflasyonu bu gerekçelere örnek gösterebiliriz” ifadelerini kullandı.

 

 

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Sizin İçin Seçtiklerimiz