Sağlığın korunması için fiziksel aktiviteler kadar uyku kalitesi de önemli. Yaşilerledikçe görülmeye başlanan uykusuzluk ise beden ve zihin sağlığı üzerinde olumsuz etkiler yaratıyor. Peki,ilerleyen yaşlarda uyku düzeni nasıl korunur? Bunun için yataklar ne derece önemlidir? Özellikle ileri yaşlarda uyku neden bölünür? Bu soruların cevaplarıyla sağlıklı uykuya ulaşmanın her yaşta mümkün olduğunu paylaşan Bambi Yatak ekibi, konuya dair tavsiyelerde bulundu.
Belli bir yaştan sonra görülen, vücuttaki melatonin seviyesinin azalması, kronik ağrıların artması ve huzursuz bacak sendromu gibi nedenlerle uyku bölünmelerinin en sık yaşandığı süreç oluyor. Bu durum, ileri yaşlarda bireyleringüne yorgun ve halsiz başlamasına sebebiyet verirken, yaşam kalitesini de ciddi ölçüde düşürüyor. Türkiye’nin öncü yatak üreticisi Bambi Yatak’ın ekibi de 1 Ekim Dünya Yaşlılar Günü vesilesiyle, özellikleileri yaşlardaki dönemdeuyku kalitesinin korunmasının önemine dikkat çekiyor. İlerleyen yaşla birlikte azalan uyku kalitesinin bir kader değil, doğru yatak seçimi ve uyku hijyeniyle yönetilebilecek kritik bir sağlık ihtiyacı olduğu vurgulanıyor.
Doğru yatak seçimi, sıradan bir karardan ziyade adeta bir sağlık yatırımı
Bambi Yatak ekibine göre derin ve dinlendirici uyku, ileri yaştaki bireylerin bağışıklık sistemini güçlendirmenin yanında hafızasını da destekliyor ve denge sorunlarını azaltarak düşme riskini azaltıyor. Bu noktada ileri yaşlariçin doğru yatak seçimi, sıradan bir karardan ziyade adeta bir sağlık yatırımı niteliği taşıyor. Çünkü ilerleyen yaşla birlikte vücut daha hassas hale gelirken ortopedik destek ihtiyacı artıyor. Bambi Yatak ekibinin bu gerçekten yola çıkarak geliştirdiği tam ortopedik, Visco ve Latex yatak teknolojileri, vücudun basınç noktalarını eşit şekilde dağıtırken omurganın doğal eğrisini korumasını mümkün kılıyor. Bu sayede gece ağrı kaynaklı uyanmaların önüne geçilirken kesintisiz ve derin bir uyku sunuluyor. Özellikle Visco yataklar, vücut ısısı ve ağırlığına göre şekil alarak adeta kişiye özel bir destek sağlarken kan dolaşımını rahatlatıyor.
Uyku kalitesi için üç altın kurala dikkat
Uyku kalitesini artırmak için ise yatak seçiminin yanı sıra, uyku hijyenine dair üç altın uyku kuralını uygulamak büyük önem taşıyor. Bunların başında uyku düzenini sabitlemek geliyor. Hafta sonları da dahil olmak üzere her gün aynı saatte yatıp aynı saatte kalkmak, vücudun biyolojik saatini düzenliyor. Bunu uygularken gündüz uykularının da bir saati geçmeyecek şekilde sınırlandırmak gerekiyor. Uygulanması gereken kurallardan ikincisi ise yatak odasında uyku için optimum koşulların sağlanması. Bunun için odanın sessiz, karanlık ve serin olmasına dikkat edilmesi gerekiyor. Yatağı, uyku ve dinlenme dışındaki tüm aktivitelerden arındırmak da yatak odasını daha huzurlu ve iyileştirici hale getiriyor.Yatmadan önceki dört saat boyunca ağır yemekler ve kafeinden kaçınarak uykuya dalışı kolaylaştıran ılık bir duş veya sakinleştirici bir müzik de altın kurallardan bir diğerini oluşturuyor.